Tüylerinizin ürpereceği en korkunç 10 oyun haritası

Video oyunları, uzaylı dünyalar, alternatif ve fantastik dünya şekilleri gibi gerçekte var olamayacak toprakları ziyaret etmek için fırsat vadediyor. Bazı kişiler bu hayali dünyalarda yaşamanın hayalini kuruyor. Yine de, bu dijital bölgelerinden bazılarının yaşamak için oldukça tehlikeli olduğunu söyleyebiliriz. Birçok oyun dünyası, oyuncuya meydan okumak için bir numaradır.

En korkunç 10 oyun dünyası

Haritalardan bazıları gerçek olsaydı onlardan jet hızıyla geri kaçardınız. Biz de sizler için oyun dünyasının en korkunç 10 haritasını bir araya getiriyoruz. Listede Bloodborne'un Yharnam'ın kabus gibi sokaklarından, Pathologic'in hastalıklı atmosferine kadar mekanlar yer alıyor.

Yharnam (Bloodborne)

From Software'in Souls serisinden herhangi bir oyunu seçerek korkunç bir dünyayla karşılaşabilirsiniz. Tüm çarpık entrikaları arasında Bloodborne, her köşede pusuya yatmış canavarlarla tehlikeli bir ortama sahip olarak öne çıkıyor. Bu canavarlardan bazıları, uzun boylu, esmer ama kesinlikle yakışıklı değildir. Bunlara Amigdala'yı örnek verebiliriz. Bir sonraki tatiliniz için seyahat planları yapıyorsanız, Yharnam dışında bir yer seçmeniz gerekiyor. Çünkü her gece Av vardır ve hayatta kalma şansınız neredeyse sıfıra yakındır.

Çernobil Hariç Tutma Bölgesi (S.T.A.L.K.E.R)

Büyük bir ekolojik olayın ardından doğanın kontrolü nasıl ele aldığını görmek eğlencelidir. Çernobil Hariç Tutma Bölgesi, her gerçek dünyada hem video oyununda tehlikelidir. Bölge, 1986'daki nükleer erimeden sonra inanılmaz derecede radyoaktif kaldı. Bu da onu giren herkes için tehlikeli hale getirdi. S.T.A.L.K.E.R serisi, bunu birkaç adım öteye taşıyor. Bölgeyi ikinci gizemli nükleer olay meydana geldikten sonra anlatıyor. Bu olayın etkileri üzücüydü. Bölgedeki doğal vahşi yaşamın çoğunu mutasyona uğramış canavarlara bırakıyor. Kendinizi bölgede kapana kısılmış bulursanız, bölgenin her tarafında bulunan anomalilere karşı dikkatli olun. Belki de oradan uzak durmak daha mantıklı bir karar olacaktır.

Planet 4546B (Subnautica)

Planet 4546B, o kadar tehlikeli ki oyuncunun karakteri bile yer almak istemiyor. Hikaye, geminizin bu okyanus küresine çarpmakla başlıyor. Karanlıkta, gizemli derinliklerde hayatta kalmak istiyorsanız kaçmak için ne gerekiyorsa yapmanız gerekiyor. Subnautica'nın yaratık tasarımı benzersizlik vadediyor. Her yeni keşif bir öncekinden daha tehlikeli geçiyor. Bu nedenle oyun sizi sürekli tetikte tutuyor. Güvenilir PDA'nız olmadan bu korkunç gezegeni ziyaret edecek olsaydınız, efsanevi deniz canavarı tarafından yutulmadan birkaç metre uzağa yüzemezdiniz.

The United States (Death Stranding)

Death Stranding'in kıyamet sonrası dünyası, nükleer savaş ya da uzaylı müdahalesinden kaynaklanmıyor. Bunun yerine oyunun sonunda ortaya çıkan inanılmaz bazı araçlardan kaynaklanıyor. Bu olaydan sonra dünya, görünmez canavarlar tarafından perişan hale geldi. Göremediğiniz bir şey tarafından avlanmak oldukça korkutucu duruyor. Death Stranding'in BT'leri şimdiye kadar ortaya çıkan en korkunç düşmanlardan bazılarıdır. Oynanış bakımından ilginç dursa da, hayatta kesinlikle onların yanında olmak istemezsiniz. Bu da ABD'yi çok uzak durmanız gereken bir hale getiriyor.

The Capital Wasteland (Fallout 3)

Kıyamet sonrası fantezi, oyunlarda oldukça yaygın bir temadır. İlk kayda değer çorak arazide hayatta kalma simülasyonu 1988'in Wasteland'ı olmuştu. Fallout serisi, bu prototip oyunla aynı geliştiriciler tarafından ortaya çıktı. Yine de şaşırtıcı bir şekilde, Fallout doğrudan bu oyundan ilham almadı. Bethesda'nın seriye ilk girişi olan Fallout 3, serinin bugüne kadar gördüğü en yaşanmaz oyun dünyasını içeriyor. Capital Wasteland'da seyahat ederken yanınıza birkaç atıştırmalık almanız gerekiyor. D.C. bombalanmasından sonra geriye ne bitki örtüsü ne de başka yiyecek kaynağı kaldı. Yiyecek bulsanız bile en fazla birkaç dakika tadını çıkarırsınız. Bir paket krakeriniz varsa ve ölüm pençesi yuvalarını geçmeyi başarırsanız, o zaman süper mutantlar üzerinize koşmaya başlar. Durum böylece daha da kötüye gidiyor.

Arkham City

Batman: Arkham City'nin adını taşıyan Gotham bölgesi, pek dostane bir yer değildir. En kötü şehirlerden gelen suçluların yer aldığı adeta hapishane bloğudur. Arkham City, neredeyse her dakika isyanların baş gösterdiği kötülerin zevki, kahramanların da kabusu olur. Kendinizi kilometrelerce uzanan, Batman'in dövüş yeteneğini test ettiği bir yerde bulabilirsiniz. Bu noktada tek seçeneğiniz bir köşeye kıvrılıp kurtarılmayı beklemek olacaktır.

Wonderland (American McGee's Alice)

Harikalar diyarı, hayal gücünün güzellik yaratmak için doruğa ulaştığı neşe ve kahkaha yeridir. Karanlığın üstesinden gelmek için arkadaşların bir araya geldiği mekandır. American McGee, Harikalar Diyarı'nı kötülüğün her şeyin üstesinden geldiği metal ve cinayet diyarı olarak işlendi. Harikalar Diyarı'nın seviye tasarımı oldukça güzel olabilse de, buradaki uyanmak isteyeceğiniz türden değildir. Orijinal romandaki her karakter çeşitli yönlerden bozulmuştur.

on-Gorkhon (Pathologic)

Şimdiye kadar yapılan en büyük bağımsız korku oyunlarından birisi olan Pathologic, korkunç tasarıma sahiptir. Ana olay örgüsü devreye girmeden önce, sadece bir gece içinde birden fazla cinayet işleniyor. Anlatı böyle ilerliyor. Doğu Bozkırı'ndaki küçük kasabanın halkına veba bulaşıyor. Bu hastalık, dokunduğu herkesi anında öldürebilen gerçek bir ölüm bulutu olarak kendini gösteriyor. Bu olaylar ortaya çıktıktan sonra nüfus paniğe kapılıyor. Herhangi bir yabancıyı gördüğünüzde vurursanız, kasaba doğal olarak kargaşaya kapılıyor.

Hell On Earth (Doom Eternal)

Doom Eternal, fütüristik bir New York şehrinin bombalanmış kalıntılarını gösteriyor. Buna ek olarak, kavramsal bir seviyeden gerçekten dehşet verici dünyaca ünlü o şehri sizlerin gözleri önüne seriyor. Devasa iblislerden düşen gökdelenlere kadar, bu dünyada yok olmanızı sağlayacak pek çok unsur yer alıyor.

Rapture (Bioshock)

Bioshock, ev konsolunun yedinci nesli için mevcut olan en iyi grafiklerden bazılarına sahip oyundur. Su altı şehri Rapture'a gerçekten hayat verir. Burada görülen bazı nefes kesici manzaralar vardır. Şehir başlangıçta bir ütopya olarak tasarlanmıştı. Video oyunu anlatılarında olduğu gibi işler hızla kargaşaya dönüştü. Rapture'un oldukça büyük nüfusunun neredeyse tamamı, büyük bir iç savaş olaylarının ardından ölü kaldı. Bu noktada geriye, yalnızca manyak Splicers'lar kaldı. Çıkışta gerçekten harika manzaralar görecek olsanız da, su altı distopyasında hapsolduysanız çok fazla hayatta kalamazsınız.

Sizler korkunç haritalar hakkında neler düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.